Piyasada ‘Bir musibet bin nasihata bedeldir’ sözünün tam karşılığı yaşanıyor. Tıpkı depremlerin ardından olduğu gibi Kartalkaya’daki yangın faciası sonrasında da refleks talepleri geldi. Gerek işletmeler gerekse özel kişilerden yangınla ilgili eğitim, cihaz, bilgilendirme istekleri, bu alanda faaliyet gösteren firmaların telefonlarını kilitledi.
‘OTELLER AZ TEHLİKELİ SINIFTA’
Hürriyet’ten Yasemin Salih’in haberine göre; 1 Ocak 2025’te devreye giren Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi (OSGB) eğitimlerine getirilen yasal zorunluluk yangını da içerdiği için 2024’ün sonlarından itibaren bu alandaki şirketler hareketli bir dönem yaşıyordu. Buna bir de Kartalkaya’daki otel yangını eklendi, talep patladı. Tüm İş Sağlığı ve Güvenliği Eğitim Kurumları ve Profesyonelleri Derneği (TİGEP) Başkanı Fatih Tüten, yangın eğitimlerinin türlerine göre çeşitli kapsamlarda verildiğini söyledi.
Yangın eğitiminin 1 Ocak itibarıyla bakkaldan tekstil fabrikasına, otelden berbere kadar bütün işletmeler için zorunlu kılındığının altını çizen Tüten, Türkiye’de 2 bin 500 adet OSGB kuruluşu olduğunu söyledi. Tüten şu bilgileri verdi: “1 Ocak’tan itibaren bu alanda kamu ve özel sektör ayrımı da ortadan kalktı. Eğitimler işletmenin taşıdığı tehlike sınıfına göre veriliyor. Üç tehlike sınıfı var; az tehlikeli, tehlikeli ve çok tehlikeli olarak. Bu da çalışan sayısına göre belirleniyor. Türkiye’de 8 milyona yakın işyeri var. Hepsi kapsama girdi. Pasta büyük. Kasap, bakkal gibi küçük işletmeler ‘az tehlikeli’ grupta. 10 kişinin altında çalışanı olan bu işletmelerin yöneticileri Anadolu Üniversitesi’nden eğitim alıyor, sertifika ediniyor. Ne yazık ki oteller de ‘az tehlikeli’ grupta yer alıyor. Bunların dışındakiler de OSGB’lerden bu hizmeti alıyorlar ya da çalışanları çoksa kendi bünyelerinde OSGB uzmanları istihdam ediyorlar.
KİŞİ BAŞI ÜCRET 700 TL’DEN BAŞLIYOR
Peki eğitim ücretleri ne kadar? Tüten’in yanıtına geçmeden önce piyasada bireysel olarak yangın eğitimini ücretsiz veren sivil toplum kuruluşları var. Online eğitimler de Youtube gibi kanallarda bulunabiliyor. Bunun dışında Udemy, AKUT gibi kuruluşların bireysel ücretli eğitimleri var. Ayrıca itfaiye birimlerinin de açtığı yangın eğitimlerine katılmak mümkün.Fatih Tüten’in verdiği bilgilere gelince; ‘tehlikeli’ grupta yer alan şirketlere yangın eğitim ücretleri kişi başı 700-750 TL, ‘çok tehlikeli’ gruptakilere de kişi başı 1.000-1.100 TL arasında veriliyor.
Bu eğitimleri iş güvenliği uzmanları dediğimiz kişiler veriyorlar. Bu kişiler de A, B ve C sınıfı olarak ayrılıyor. Tehlike sınıfına göre eğitim veriyorlar. Türkiye’de 200 bine yakın kişi bu alanda ekmek yiyor. Ne kadar kazanıyorlar diye bakıldığında ise Tüten şu bilgileri veriyor: “C sınıfı uzmanlar aylık 45 bin, B sınıfı uzmanlar aylık 65 bin -70 bin ve en tehlikeli sınıfta yer alan A sınıfı uzmanlar da aylık 90 bin ila 150 bin TL arasında ücret alıyor.” Yangına sebebiyet verebilecek ısı kaynakları, yanma gazları, yanma türleri ve piroliz, sıfır basınç noktası, yangın ilerleme evreleri, parlama ve geri tepme, yangın müdahale yöntemleri, hidrant hatları, yangın olay yeri yönetimi gibi başlıklar yangın eğitiminin konuları arasında yer alıyor.
‘SONRA ARA’ DİYENLER SIRAYA GİRDİ
Kartalkaya faciasının ardından piyasada yangın tüpü gibi ürünlere olan talep adeta patladı. Dry Yangın Güvenlik Sistemleri şirketinin patronu Hüseyin Demir, 2013’ten beri bu sektörde olan girişimcilerden. Aynı zamanda yangın eğitim uzmanı sertifikası da olan Demir, sattığı ürünlerin eğitimlerini de veriyor. Sorularımızı yanıtlayan Demir, “Yangın söndürme tatbikatını ücretsiz veriyoruz. Buna göre bir yangın senaryosu hazırlıyoruz. Daha sonra uygulama yapıyoruz. Bu iş 360 derece ele alınmalı” dedi.Demir, facia sonrasında hem kendi şirketinin hem de sektörün yaşadıklarını şöyle anlattı: “Daha önce ‘işletmenizin yangın tedbirleri var mı, cihazlar tamam mı, tatbikat ve çalışan eğitimi tamam mı’ diye sorduğumuzda ‘şimdi sırası değil’ diyerek telefonu yüzümüze kapatanlar şimdi hatlarımızı kilitledi. Özellikle bina ve konutlar bu işi çok askıya alıyorlardı. Şu anda onlardan gelen çağrılar yüzünden telefonlarımız susmuyor. Yüzde 300 talep artışı var.”
Yangın önlem cihazlarında sektörün yüzde 80’inin yerli ürünlerle çalıştığını belirten Demir, “Oteller, konutlar gibi yerlerden yangın algılama sistemleri ve söndürme cihazlarına çok talep geliyor. Bir de restoran ve otellerde davlumbaz söndürme sistemleri var. Onlara talep çok arttı. Türkiye’de bu cihazların üretimi nüfusa yetecek kadar var. Bazı yedek parçalar Çin’den geliyor” dedi.
FAHİŞ FİYAT ARTIŞINA DİKKAT
Yangın cihazı alırken her üründe olduğu gibi üretici ve uygulama konusunda deneyimin önemli olduğunu vurgulayan Hüseyin Demir, şu anda piyasada bilinen düzgün firmaların bir fırsat fiyatlaması yapmadığının altını çizdi. İddia edildiği gibi talep artışını fahiş kazanca çevirmek isteyenlerin olabileceğini de söyleyen Demir, bu durumda vatandaşların şikâyet etmeleri gerektiğini belirtti.
Demir’in paylaştığı piyasadaki cihaz fiyatları ise şöyle:
Yangın söndürme tüpü: Kapasiteye göre değişmekle birlikte 6 kg’lık tüpün fiyatı 1000-1200 TL arasında.
Yangın algılama sistemleri: 15 bin ila özelliklerine göre 100 bin TL arasında değişiyor.
Davlumbaz söndürme sistemleri: 15 bin ila 30 bin TL arasında.